YouTube Serüvenimin İlk Yılı!
“Kendimi ifade edebileceğim yer neredeyse ben oradayım!” diyerek çıktığım yolda, tam bir yıl önce, 8 Eylül 2023 tarihinde bir YouTube kanalı açtım. Zira Ana akım medyadan ayrılanların bile burada kendilerine bir alan oluşturduklarını fark ettim. Siyasetçiler, gazeteciler, bilim insanları, sanatçılar… Hepsi YouTube’da, hedef kitlelerine mesajlarını veriyorlardı. Ben de engelli hakları, engelli teknolojileri, engellilik çalışmaları, hak temelli yaklaşım, sivil toplum deneyimleri, proje yazma ve uygulama adımları, engelli öğrencilere ve engelli öğretmenlere dair bilgiler, farkındalık çalışmaları ve gençlere dair güncel konular gibi başlıklarda bilgi ve tecrübelerimi YouTube’da aktarmanın uygun bir yol olduğunu düşündüm. Bu yazıda ise bir yılın sonunda YouTube kanalı açmaya karar verdikten sonra yaptığım hazırlıkları, baş etmek zorunda kaldığım zorlukları, yayınladığım içerik türlerini, kullanıcı istatistiklerini ve geleceğe dair planlarımı paylaşmak istedim. Bir yıllık YouTube serüvenime ortak olmak isterseniz, buyurun aşağıya!
Engellilik alanıyla ilgili birikimlerim nereden geliyor?
Engellilik alanıyla ilgili bilgi ve tecrübelerim, her ne kadar öğrenecek çok şey olduğunun farkında olsam da, önemli oranda yaklaşık 15 yıldır sivil toplum örgütlerinde sorumluluk üstlenmeme dayanıyor diyebilirim. Eğitimde Görme Engeller Derneği’nin kurucusu ve uzun süre başkanı olarak görev aldım. Türkiye Engelsiz Bilişim Platformu’nun Ankara Temsilcisi ve Yürütme Kurulu üyesiyim. Farklı sivil toplum kuruluşlarında çalışmalarıma devam ediyorum. Ayrıca, Kapadokya Üniversitesi’nde kültürel çalışmalar alanında posthüman engellilik çalışmaları üzerine tezli yüksek lisansımı tamamladım. Aktif olarak Sosyal Bilgiler Öğretmenliği yapıyorum. Bu birikimlerim, bana farklı perspektiflerden olaylara ve olgulara yaklaşabilme yetisi kazandırdı. Dolayısıyla Bu bakış açılarını YouTube kanalımda izleyicilerimle paylaşabileceğimi düşündüm.
İlk adımlar: Kanal açma kararım ve yaptığım hazırlıklar
Kanalı açmaya karar verdiğimde ilk işim benzer analizler yapmaktı. Hem engellilik alanında hem de farklı konularda içerik üreten YouTube kanallarını izleyerek nasıl içerikler oluşturabileceğimi düşündüm. Teknik açıdan da gayet amatördüm. Bir ekip olmadan, videoların çekiminden düzenlemesine, yayına hazırlanmasından yaygınlaştırılmasına kadar her adımı kendim üstleniyordum. Çünkü buna ayırabilecek bir destekçim ve bütçem yoktu. Video düzenleme konusunda ekran okuyucu yazılımlarla uyumlu erişilebilir programlar araştırdım ve öğrendiklerimi deneme videoları ile test ettim. Eylül 2023’e hazır olmak için yaz boyunca yoğun bir şekilde çalıştım.
İçerik üretirken karşılaştığım zorluklar
Hedef kitlemde sadece görme engelliler değil görenler de olsun istiyordum. Ancak ilk zamanlarda video çekimi ve düzenlemesi konusunda zorluklar yaşadım. Doğru görselleri seçmek, bunları erişilebilir şekilde organize etmek ve slaytlara doğru biçimde yerleştirmek gerçekten çok fazla zaman alıyordu. Ne var ki eğer hedef kitlem böyle olacaksa onlara da hitap edebilmeliydim. Bu noktada, çevremdeki görenlerden gönüllü destekler aldım. Ama bunlar da sınırlı düzeydeydi. Yine doğru görselleri bulmak için yapay zekadan da yararlandığımı söylemeliyim. Tüm bunlar birlikte değerlendirildiğinde benzerlerime göre daha dezavantajlı olduğum ortadaydı. İşin doğrusu bu dezavantajlı durumum hala da devam ediyor.
Bir sıfırdan büyüktür!
Başlangıçta görüntü ve ses kalitem çok iyi seviyede değildi. Zamanla kendimi geliştirdim ve imkanlarım dahilinde daha iyisini yapmaya çalıştım. Mükemmeliyetçiliğin bazen zararlı olabileceğini fark ederek “bir sıfırdan büyüktür” mottosuyla hareket ettim. Bir yerden başlarsam ve izleyici tepkisi olumlu olursa devamını getirebilecek farklı şeyler yapabileceğimi düşündüm.
8 Eylül’de kanalım açıldı!
Nihayet 8 Eylül’de, kendimi hazır hissettiğim anda, ilk videomu yayınladım. Bu video, “Engellilerin Gündemi” serisinin ilk bölümüydü. Şimdiye kadar 27 bölüme ulaşan bu programda, iki haftada bir engellilikle ilgili haberleri yorumladım. Bunun dışında, “Erişilebilir Deneyimler” serisinde hem yazılımlar hem de günlük hayattaki deneyimlerle ilgili paylaşımlar yaptım. Ayrıca, olumsuz erişilebilirlik deneyimlerini anlattığım “Erişemiyorum” serisi ses getirdi. EKPSS, YKS gibi engellilerin yoğun olarak girdiği sınavlar hakkında bilgiler verdiğim yayınlar da oldukça ilgi çekici oldu. Çok sayıda röportaj yaptım. Engelli aktivistlerden, sivil toplum temsilcilerinden, akademisyenlerden, öğrencilerden, farklı kesimlerden kişileri kanalımda misafir ettim ve onların tecrübelerinden, uzmanlıklarından faydalanmayı önemsedim. Bu şekilde, yoğun bir maratonun sonunda bir yılı tamamlamış oldum.
Kanalın 1 yıldaki programlarının dağılım verileri
Gelelim kanalın 1. yıl istatistiklerine! 6 Eylül tarihinde Ali Öztürk ve Oğuz Akkaya ile coşkulu bir 1. yıl kutlama programı düzenlemiştik. O tarihte paylaştığım istatistikleri vermek istiyorum ki söz konusu programda paylaştığım rakamlarla bu yazı tutarlı olsun. Kanalın birinci yılında, toplam 166 video yayınladım. Bu videoların 129’u ilk gösterim, 17’si kesit ve 7’si shorts video formatında idi. Ayrıca 13 canlı yayın yaptım. Kanaldaki bütün videolar “Engellilerin Gündemi”, “Erişilebilir Deneyimler”, “Yapay Zeka Partnerim”, “Sınav Kılavuzları”, “Sokaklar bizim”, “Ne değişti?” gibi 19 farklı oynatma listesinde toplandı. Ayrıca 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı, 21 Mart Aşık Veysel’in Ölüm Yıldönümü gibi özel günlerde de programlar gerçekleştirdim. Bunun yanında, konuklu yayınlara önem verdim. 68 videomda konuk ağırladım ve onların tecrübelerini izleyicilerimle paylaştım. Konuk ağırlamadan ürettiğim video sayısı 72 oldu; 2 basın açıklamasını da yerinde yayınladım. Başka bir deyişle geçtiğimiz yılki ilk gösterim videolar ve canlı yayınların %47,8’i konuklu programlardı. Özellikle son aylarda konuklu yayınlarımın sayısında bir artış vardı. Ben değişimin ve gelişimin birlikte gerçekleşebileceğine inanırım. Sadece kendi ilgi alanlarımla kanalın bir yere kadar gelebileceğinin farkındaydım. Farklı uzmanlık alanlarından ve deneyimlerden yararlanarak kanalı zenginleştirmek istediğim için de konukların burada olmasını önemsedim. Bu konuklu ve konuksuz yayınlar arasındaki denge, kanalın çeşitliliğinin ve işbirliğine ne kadar önem verdiğinin bir göstergesi. Uzmanlarla, aktivistlerle, sivil toplum temsilcileriyle ve öğrencilerle yapılan işbirliklerinin kanalıma değer kattığını düşünüyorum. Ayrıca aldığım geri bildirimlere göre bu yaklaşım izleyiciler tarafından da destekleniyor.
İzleyicilerimin ne kadarı kanal abonesi?
İzleyicilerimin %73.4’ünün kanala abone olmadığını, %26.6’sının abone olduğunu görüyorum. Yani her 4 izleyiciden 3’ü kanala abone olmayı tercih etmemiş.
Bu oran birçok kanalda benzer olsa da abone sayısını artırmak için izleyicilerime çağrıda bulunuyorum. YouTube kanalını takip eden sevgili seyircilerimizden kanala abone olarak abone sayısının yükselmesine katkı sağlamalarını bekliyorum.
İzleyicilerimin cinsiyetlere göre dağılımı
Cinsiyet dağılımında izleyicilerimin %30.1’i kadın, %69.9’u erkeklerden oluşuyor. Gelgelelim bu verinin çok güvenilir olmadığı kanaatindeyim. Çünkü bu veriler izleyicilerin Google’a verdikleri bilgilerle orantılı. İzleyicilerimiz Google’a ne kadar doğru cinsiyet verisi verdilerse bu bilgiler de o kadar gerçeği yansıtıyor. Ancak özellikle bazı kadınların Google’a ve diğer dijital platformlara kadın olduklarına dair bilgi verme konusunda ihtiyatlı olduklarını biliyorum.
İzleyicilerimin yaş ortalaması
Kanalın izleyicilerinin yaş ortalaması verilerine göre; 13-17 yaş %0,5, 18-24 yaş %17,6, 25-34 yaş %35,8, 35-44 yaş %27,9,
45-54 yaş %12,6, 55-64 yaş %4,3, 65+ yaş %1,2 şeklinde bir dağılım ortaya çıkıyor. Elbette ki bu veriler de kullanıcıların Google’a verdikleri bilgilerden oluşuyor. Dolayısıyla verinin gerçekliği sorgulanabilir durumda. Yine de izleyici kitlesi hakkında yaklaşık bir fikir sunduğunu söyleyebilirim. Kanalın En çok 25-34 yaş arası izleyicilerin ilgisini çektiğini görüyorum. 35-44 yaş aralığı ikinci sırada yer alırken, diğer yaş gruplarından da izleyici görmek beni mutlu ediyor. Gerçekten de bu istatistiklere göre genç ve orta yaş grubunun ağırlıklı bir izleyici kitlesi oluşturduğu ortaya çıkıyor. Bunun yanında daha ileri yaş gruplarının da kanala ilgi duyması, içeriklerin geniş bir yaş aralığına hitap edebildiğini gösteriyor. Bu, özellikle engelli hakları, farkındalık ve sivil toplum çalışmaları gibi konularda bilgilendirici içeriklerin her yaş grubuna ulaşabildiğini doğruluyor.
İzleyicilerimin coğrafi dağılımı
Coğrafi dağılımda, izleyicilerimin %93.2’si Türkiye’den, %6.8’i ise diğer ülkelerden. Burada Türkiye’deki yoğun VPN kullanımı nedeniyle bazı coğrafi verilerin tam olarak gerçeği yansıtmayabileceğini düşünüyorum. Öte yandan Türkiye’de hangi şehirlerden daha fazla izlendiğimi bilmek isterdim. Umarım gelecekte Google, Türkiye içi coğrafi verileri de paylaşır.
Gelecek, daha iyi gelecek!
Geride bıraktığımız bir yıl içerisinde YouTube’da içerik üretme konusunda çok şey öğrendim. Videoların nasıl daha ilgi çekici olabileceğini, doğru etiketler ve anahtar cümlelerle hedef kitleye nasıl ulaşabileceğimi deneyimledim. Video düzenleme becerilerimi artırdım, ses ve görüntü kalitemi iyileştirdim. Ancak hala amatör bir kanalım. Başlangıçtan bugüne önemli derecede ir ilerleme kaydettiğimi söyleyebilirim, ama daha gidecek yolum var.
Bu yıl da aynı motivasyonla devam edeceğim. Engelli hakları, engelli teknolojileri ve farkındalık içerikleriyle izleyicilerime ulaşmaya çalışacağım. İzleyicilerimden de kanalıma abone olarak ve videolarımla etkileşime geçerek bana destek olmalarını bekliyorum.
Ne mutlu başkasına anlatabilecek derdi olanlara. Ve yine ne mutlu ki derdini anlatabilmenin yollarını arayanlara. Ben de bu yolda, küçük ve sağlam adımlarla, engelli hakları ve farkındalık adına yürümeye devam ediyorum. Her adımda, her videoda izleyicilerimin desteğiyle daha ileriye gideceğime inanıyorum. Çünkü bu yolculuk, yalnızca benim değil, hepimizin ortak mücadelesi…
Gelecek, daha iyi gelecek!