|

Engellilerin Gündemi (50. bölüm)

 

Engellilerin Gündemi programının 50. bölümünde, 11–25 Temmuz 2025 tarihleri arasında engellilik alanında basında ve sivil toplumda öne çıkan gelişmeler detaylı biçimde değerlendiriliyor.

 

ÖTV Düzenlemeleri ve Engelliler Üzerindeki Dolaylı Etkileri

Programın ilk gündem maddesi otomotivdeki ÖTV oranlarındaki değişiklik. Elektrikli araçların ÖTV’si %10’dan %25’e yükseltilmiş durumda. Hibrit ve içten yanmalı motorlu araçlarda da artışlar var. Pick-up türü araçların ÖTV’si ise %4’ten %50’ye çıkmış durumda. Bu artışlar her ne kadar doğrudan engelli bireyleri kapsamasa da, dolaylı etkilerinin olabileceği ifade ediliyor. Özellikle brüt fiyatların yükselmesi, engelli bireylerin araç alırken karşılaştıkları üst limit engeline takılmalarına neden olabilir.

Bununla birlikte, %40 yerlilik oranı şartı nedeniyle engelli bireylerin alabileceği araçlar zaten sınırlı. Emre Taşgın’a göre bu araçlarda ciddi bir ÖTV artışı görünmüyor; bazı modellerde sabit kalmış ya da hafif düşüşler olmuş olabilir. Ancak düşen ÖTV oranlarının araç fiyatlarına yansımayabileceği, zira üreticilerin fabrika çıkış fiyatlarını artırarak bu farkı kapatabileceği de belirtiliyor. Bu nedenle engelliler için araç alım sürecinde zorlukların devam etmesi muhtemel.

 

İşkur’un Engelsiz İş Gücü Uyum Programı

Türkiye İş Kurumu tarafından başlatılan “Engelsiz İş Gücü Uyum Programı”, 81 ilde uygulanacak ve 10.000 engelli bireyin toplumsal ve ekonomik hayata aktif katılımını hedefliyor. Programda katılımcılara 14 günlük sürede 15.162 TL cep harçlığı ve SGK prim desteği sağlanacak. Ayrıca iş arama becerileri, iletişim, finansal okuryazarlık gibi eğitimler verilecek.

Program, engelli bireylerin yanısıra onların ebeveynlerinden birini de kapsıyor. Taşgın, engelli bireylerin sadece kamu istihdamına odaklanmak yerine özel sektörde de yer almaları gerektiğini, bu tür eğitim ve desteklerin özel sektöre geçişte önemli olduğunu vurguluyor. Özellikle genç ve nitelikli engelli bireylerin bu programlara başvurmasının kişisel gelişim açısından fayda sağlayacağı ifade ediliyor.

 

Engelli ve Eski Hükümlülere Yönelik Hibe Programlarındaki Yönetmelik Değişiklikleri

Engelli ve eski hükümlü çalıştırmayan işverenlerden kesilen idari para cezalarının kullanımıyla ilgili komisyonda yapılan değişiklikler gündemin bir diğer maddesi. Artık hibe projeleri doğrudan komisyona sunulabilecek; bu da sürecin hızlanmasına katkı sağlayacak. Yıllık başvuru sayısı 2’den 6’ya çıkarılmış ve yıl boyunca başvuru yapılabilir hale gelmiş. Ayrıca zihinsel ve ruhsal engelli bireylerin istihdamı için yeni destekli istihdam projeleri de hibe kapsamına dahil edilmiş.

Ancak önemli bir kural değişikliği de var: Her kişi bu hibeden yalnızca bir kez faydalanabilecek. Komisyon yapısında da değişiklikler yapılmış; artık İşkur Genel Müdürü başkanlık edecek ve ilgili bakanlık temsilcileri de yer alacak. Engelli STK’larının katılımına ise sınırlı yer verilmiş. Taşgın, Türkiye’de iki büyük engelli konfederasyonunun bu tür komisyonlarda yer aldığına ama etkin katılım ve kamuya bilgi verme konusunda ciddi eksiklikler bulunduğuna dikkat çekiyor. Bu kuruluşların kapalı devre çalıştığı, katkılarının sorgulanmadığı ve şeffaflıktan uzak bir yapı oluşturduğu ifade ediliyor.

 

TBMM’de Engellilerin Sorunlarını Araştırma Komisyonu

Türkiye Büyük Millet Meclisi, 21 Temmuz itibariyle tatile girerken, Engellilerin Sorunlarını Araştırma Komisyonu üçüncü kez toplandı. Komisyonun ilk üç toplantısında yapısı oluşturuldu, başkan ve yürütme kurulu belirlendi. Başkanlığa AK Parti’den Mehmet Muharrem Kasapoğlu getirildi. Milli Eğitim Bakanlığı, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı dinlendi.

Komisyon üyelerinin yaz döneminde sahadan veri toplamaya devam etmeleri gerektiği vurgulandı. Ancak Taşgın, sadece kamu kurumlarının dinlenerek bir rapor hazırlanmasından endişe duyulduğunu, STK’lar ve bağımsız aktivistlerin eş zamanlı olarak sürece dahil edilmesi gerektiğini belirtiyor. Ayrıca, “Engelliler Bakanlığı” kurulması taleplerinin bu komisyondan çıkıp çıkmayacağı da merak ediliyor. Taşgın kısa vadede böyle bir oluşumun mümkün olmadığı değerlendirmesini yapıyor.

 

Manisa’da Görme Engellilere Yönelik Hissedilebilir Yüzey Çalışmaları

Manisa’da görme engelliler için hissedilebilir yüzey çalışmaları sürdürülüyor. Bu çalışmalar, kısa süre önce hayatını kaybeden Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek döneminde başlatılmıştı. Taşgın, Zeyrek’in duyarlılığına dikkat çekerek, onun vefatının ardından engelli politikalarının devam edip etmeyeceğinin takip edilmesi gerektiğini ifade ediyor.

 

Diyarbakır’dan İşitme Engelli Aileler İçin Dijital Bebek Telsizi Hizmeti

Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi, işitme engelli ebeveynlere yönelik yenilikçi bir uygulamaya imza attı. 0–3 yaş arası çocuklar için sese duyarlı ve titreşimli dijital bebek telsizleri 7 aileye dağıtıldı. Cihazlar sayesinde ebeveynler bebeklerinin ağladığını ya da uyandığını hissederek zamanında müdahale edebilecekler. Ayrıca cihazların nasıl kullanılacağına dair eğitimler de verilmiş.

Taşgın, bu uygulamanın işitme engelli bireylerin yaşam kalitesine doğrudan katkı sağladığını ve sağır kültürüne saygı açısından da önemli bir adım olduğunu belirtiyor.

 

DEM Parti’nin Diyarbakır Konferansı Üzerine Eleştirel Değerlendirme

Son olarak, DEM Parti’nin Diyarbakır’da düzenlediği “Engelliler İçin Barış ve Demokratik Toplum Arayışı” başlıklı konferansa değiniliyor. Konferansa katılanlar arasında tanınmış birçok isim olduğu, 600 kişilik bir katılım sağlandığı belirtiliyor. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’nin ev sahipliğinde gerçekleşmiş ve 600 kişilik bir katılımla dikkat çekmiş. Ancak Taşgın, etkinliğe yalnızca olumlu görüş bildirecek kişilerin davet edildiğini düşündüğünü ve bu durumun yankı odası yaratabileceğini ifade ediyor. DEM Parti’nin söylemlerinde engelli haklarına vurgu yaptığı ancak uygulamada bu vaatleri ne kadar hayata geçirdiğinin tartışmaya açık olduğu belirtiliyor. Engelli milletvekillerinin olmayışı, belediye meclislerinde kaç engelli üyenin bulunduğunun bilinmemesi gibi örnekler üzerinden eleştiri getiriliyor.

Paylaş: