Görme engelli bireylerin sorunları örgütlü mücadele ile çözülebilir
Türkiye Körler Federasyonu Başkanı Avukat Hasan Tatar ile gerçekleştirilen söyleşide, Türkiye’deki görme engelli bireylerin sorunları ve çözüm yolları ele alındı. Uzun yıllardır engelli hakları konusunda etkin çalışmalar yürüten Tatar, hayatını ve kariyerini kısaca anlatarak başladı. Sivas doğumlu olan Tatar, Gaziantep ve Ankara’da körler okullarında eğitim gördü, öğretmenlik yaptıktan sonra hukuk fakültesini tamamlayarak avukatlığa başladı. Aynı zamanda müzikle ilgilenen Tatar, çeşitli sivil toplum kuruluşlarında yöneticilik ve aktif görevlerde bulundu.
Türkiye’de görme engellilerin mevcut durumu
Türkiye’deki görme engelli bireylerin durumunu değerlendiren Tatar, iki farklı kitleden bahsetti. Bir yanda eğitimli, teknolojiye hakim ve başarılı bir kesim varken diğer yanda hâlâ eğitim alamayan, istihdama katılamayan geniş bir kesim bulunuyor. Bu iki grup arasındaki uçurumu azaltmak için daha fazla rehabilitasyon merkezi ve okula ihtiyaç olduğunu vurguladı. Eğitimle engelli bireylerin farkındalığının artacağını ve haklarını daha iyi savunabileceklerini belirtti.
Engelli örgütlenmeleri nasıl sınıflanabilir?
Engelli örgütlenmeleri konusuna değinen Tatar, Türkiye’deki engelli hareketinin genel olarak dağınık olduğuna dikkat çekti. Derneklerin genellikle üç kategoriye ayrıldığını söyledi: hak temelli örgütlenmeler, çıkar temelli oluşumlar ve hayırseverlik odaklı yapılar. Özellikle hak temelli derneklerin güçlendirilmesi gerektiğini vurguladı.
Körlerin yakıcı sorunları ekonomiyle ilgili
Türkiye Körler Federasyonu’nun yeni dönemdeki önceliklerini anlatan Tatar, ekonomik sorunlara odaklanacaklarını ifade etti. Muhtaçlık aylığının giderek azaltıldığını, evde bakım parasının erişiminin zorlaştırıldığını ve ÖTV muafiyetli araç alımına getirilen kısıtlamaların engelli bireyleri olumsuz etkilediğini anlattı. Ayrıca görme engellilerin imza geçerliliği sorununun kısmen çözüldüğünü ancak uygulamada hâlâ sorunların yaşandığını dile getirdi.
Emeklilik düzenlemeleri konusunda engellilerin haklarının giderek geriye götürüldüğünü, yeni mevzuat düzenlemelerinin engelli bireylerin emekli olmasını zorlaştırdığını belirtti. Erişilebilirlik konusunda Türkiye’nin henüz yeterli bir noktada olmadığını, fiziksel mekanlar ve dijital erişim alanlarında ciddi eksikliklerin sürdüğünü aktardı.
Kör örgütleri dijital çağa ayak uydurmalı
Tatar, yapay zeka ve dijital çağda engelli örgütlerinin kendilerini dönüştürmesi gerektiğini de söyledi. Örgütlerin dijitalleşme sürecine ayak uydurmasının önemini vurgulayarak, dijitalleşmenin bireyciliğe dönüşmemesi gerektiğine dikkat çekti. Kolektif ve örgütlü mücadelenin dijitalleşmeyle birlikte sürdürülmesinin kritik olduğunu belirtti.
Son olarak engellilikle ilgili kullanılan terminolojilere değinen Tatar, “kör” ifadesinin engelli bireyler için en doğru terim olduğunu ve bu ifadeyi kullanmaktan rahatsızlık duymadıklarını ifade etti. Söyleşi boyunca, engelli haklarının savunulmasında hak temelli mücadele ve örgütlü hareketin önemine sürekli vurgu yapıldı.