2025 YKS’de ilk 10 bin derecesi yapan görme engelli Nazalin Selvi’nin üniversite yolculuğu

 

Bu söyleşi, görme engelli öğrenci Nazalin Selvi’nin hikâyesi, YKS sürecinde karşılaştığı güçlükler ve sonrasında yaşadıkları etrafında şekilleniyor. YKS sonuçlarının açıklanmasıyla birlikte ilk 10.000’de yer alan Nazalin, Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo, Televizyon ve Sinema bölümüne yerleşti.

 

Görme engelli Nazalin Selvi YKS’ye nasıl hazırlandı?

Mersin Silifke’de yaşayan Nazalin, uzun ve yoğun bir hazırlık süreci geçirdi. Gündüzleri 8 saat okul, ardından 4-5 saatlik dershane programına katıldı; cumartesi ve pazar günlerini annesiyle çalışmaya ayırdı. Annesi, sınav sürecinde Nazalin’e soruları okuyarak ve birlikte çözüm yaparak en büyük desteği veren kişiydi. Bu süreçte okul öğretmenlerinden de birebir destek aldı; kimi zaman okulda kalan öğretmenlerle ek soru çözüm saatleri ayarladı. Teknoloji kullanımına ise sınırlı şekilde başvurdu. GETEM gibi dijital kaynaklardan yararlansa da sınav temposuna uymadığı için online ders platformlarını 12. sınıfta çok fazla kullanamadı.

 

Nazalin en çok hangi konuda zorlandı?

Nazalin’in en çok zorlandığı konu, görme engelli öğrencilerin sıkça yaşadığı kaynak eksikliğiydi. Gören öğrenciler istedikleri kaynağa kolayca ulaşabilirken, Nazalin için bu çoğu zaman okuyucu bulmayı, sesli kaynağa erişmeyi ya da Braille kullanmayı gerektiriyordu. Bu da ek zaman ve çaba anlamına geliyordu.

 

Görme engelliler sınavlara nasıl girer?

YKS oturumlarında sınava görme engelli adaylara özel düzenlenen tek kişilik salonlarda, biri okuyucu biri kodlayıcı olmak üzere iki görevli eşliğinde girdi. Okuyucularının alanlarına hâkim, diksiyonu düzgün ve dikkatli olması sayesinde sorunsuz bir sınav deneyimi yaşadı. Bu sınav salonlarında hem görüntü hem ses kaydı alınarak sürecin güvenliği sağlanıyor; böylece adayın söylediği cevaplar yanlış işaretlenirse kayıtlar incelenip düzeltilebiliyor.

 

Nazalin’in ilk 10 bin derecesi basında geniş yer buldu

Nazalin’in ilk 10 bin derecesi elde etmesi, ulusal basında ve sosyal medyada haftalarca gündemde kaldı. Okulunun ve öğretmenlerinin başlattığı bir girişimle yapılan çekimler, kısa sürede birçok mecrada yayıldı. Haberde annesinin fedakârlığı öne çıkarılsa da Nazalin, sınava hazırlanırken birçok farklı yönteme başvurduğunu, yoğun ve planlı çalıştığını vurguluyor. Sosyal medya kullanmadığı için hakkındaki olumlu ve olumsuz yorumları büyük ölçüde çevresinden öğrendi; genellikle tebrik ve destek mesajları aldı. Bununla birlikte bazı kesimlerin “Bu dereceyi okuyucusu sayesinde aldı” gibi önyargılı yorumlar yaptığını da duydu, ancak bunları önemsemedi. Sosyal medyadan uzak durmasının moralini korumasına yardımcı olduğunu düşünüyor.

 

Nazalin Selvi tercih döneminde neler yaşadı?

Tercih dönemine gelindiğinde ise üniversite seçimi konusunda yoğun bir fikir karmaşası yaşadı. Popülerliği nedeniyle birçok kişi fikir sundu, bu da karar vermesini zorlaştırdı. Yine de en çok güvendiği rehber öğretmeninin yönlendirmeleriyle süreci sağlıklı biçimde tamamladı. Psikoloji okumak istediği bilinse de koşullar gereği iletişim fakültesini tercih etti ve bu tercihini olumlu bir deneyim olarak görmeyi seçti.

 

Görme engelli Nazalin Selvi Ankara Üniversitesi’nde

Şu anda üniversiteye başlayacak olmanın heyecanı, tedirginliği ve gururunu bir arada yaşıyor. Braille alfabesini ilkokuldan beri bildiği için akademik not tutmada sorun yaşamayacağını düşünüyor. Bilişim alanında ise yeni aldığı bilgisayarı kullanmayı öğrenmeye çalışıyor ve bu becerisini geliştirmeyi planlıyor. En çok eksik hissettiği alan ise bağımsız hareket becerisi; çünkü bugüne kadar çoğunlukla annesi ve babasının desteğiyle ulaşım sağlamış. Ancak üniversite yaşamının bunu geliştirmesi için bir fırsat olacağına inanıyor.

Nazalin Selvi, bir kez başarısız olmanın bir daha başaramayacakları anlamına gelmediğini; gerçekten isteyen birinin önünde hiçbir engelin duramayacağını söylüyor. Kendi hedeflerine odaklanmalarını öneriyor.